Perşembe, Temmuz 29, 2010

Çakralarınız açılır..

"Çakralarınızı açılır",pek güleriz biz bu lafa sevgili hocam ile.Şimdi millet para kazanıcak diye pek popüler bu çakra açma işleri..oysaki çakra(eğer var olduğuna inanıyorsanız) kapanmaz ki açılsın, hele hele biri tarafından açılsın.Mümkün değil, olsa olsa gözünü para hırsı bürümüş bir çakra açıcı, bir ihtimal bu spirtüel işlerle boş beleş ilgilenen ve çakrasının kapalı olduğuna inanan birinin paramı nerelere harcasam düşüncesinin sonucu olabilir.

Yogada çakra çalışmaları vardır, çakra konsantrasyonları, imgelemeleri. "Kirlenmiş" olan çakra yolunu çalışarak ancak kendiniz temizleyebilir, daha doğrusu herkes temizliğini kendi çalışmaları ile yapar, dışarıdan bir enerji işe yaramaz.

Benim inandığım bildiğim budur, o yüzden siz siz olun her türlü işinizde, inançınızda, sporunuzda kendi işinizi kendiniz yapın, paranız çebinizde kalsın, enerjinizde elalem ile karışmasın.

Birde reiki meselesi var, herkes herkese hop bir enerji gönderiyor, kardeşim bakalım gönderdiğin almak istiyor mu? Ama ne önemi var, sen gönderiyosun ya..bu işler aslında bu kadar kolay değil, mutlaka bir onay gerekli, alanın onayı şarttır zira evrenin enerjisi herkeste olduğundan aslında bir başkasının enerjisine ihtiyaç yoktur, ha ama param çok, çakramı hüsamettin bey temizlesin derseniz bilemem, spirtüel tembel olmuşsunuz demekten de kendimi alamam hehehe.


Resmi şurdan aldım..müsade ile..Yogaturk

Çakralarınızı hissedebileceğiniz iki asana aşağıda..bakın bakalım hissedebiliyor musunuz?..konu mankeni kendim olduğumdan müsade almadım..



Çarşamba, Temmuz 28, 2010

Yaşasın internet alışverişi..

Ece beni tüm alışveriş sitelerine üye eder.Şahane alışveriş yaparım beleşe..piyasadan 15 liraya alınacak şeyler (gerekli olmayabilir bunlar ama mühim değil) 3 liraya alırım..pek karlı hissederim kendimi..eşe dosta da alır..oh be derim..bugünün incileri...





Evde çok boş duvar olmamasına karşın, artık Alişin odası olsun banyo olsun, biryerlere asıcaz.


Aliş sürekli tepiştiğinden bunlarda paketli, bacaklarını arabanın kenarından cıkaramıyor, bayılıyorum.Dokuması her mevsime uygunu var.Ben her mevsime uygun oalnı alıyorum ki masraf olması hehehe.


Artık biberonları bulaşık makinesinde yıkadığımdan sepet,o kadar dağılıyotlar ki, parçaları süzgeçten topluyorum.BPA free.

Birde adadayım ya, alışveriş imkanım manav ve marketi geçmediğinden "Yaşasın Internet alışverişi"

Pazartesi, Temmuz 26, 2010

Bize Büyükada'dan misafir geldi.

Uzun zamandır konuştuğumuz, geçen yaz bir türlü becerip bir araya gelemediğimiz Sevgili Yasemin ve tatlı kızı Lara ile bugün sabah kahvaltısında buluştuk sonunda...bizim lojistik sorunlarımız sebebiyle allahtan Heybeliye geldiler..yoksa yine önümüzdeki seneye kalabilirdi bu buluşma..

Annelikten..tarihten..memleket meselelerinden..adalardan herşeyden konuştuk o 3 saat nasıl geçti hiç anlamadık..kahvaltının çeşitli yerlerinde bize Aliş ve sevgili de katıldılar...deniz otobüsünden uğurlarken Yaseminleri, bir dahaki buluşma ile bunun arasını çok açmamak ve Büyükadada buluşmak üzere keyifle ayrıldık..

Ve ben yine şükrettim..son zamanlarda kapıldığım umutsuzluk yerini yine bir aydınlığa bıraktı..oh be dedim..sırtımız yere gelmez..aydın insanlar hala var..fikirlerini yılmadan korkmadan ifade edebiliyorlar..ifade edebiliyoruz..oh be...cokta karanlık değil önümüzdeki günler..iyi ki varız...iyi ki geldiniz Yasemin..iyi ki...

Pazar, Temmuz 25, 2010

Bizim evin askerleri..

Adaya gelirken Defdef'den içettiğim sterilizasyon makinesini hacmi sebebiyle getirmeyi unutmuşum, Aliş daha 45 günlüktü, doktorumuzu aradım, biberonları hergün kaynamış sudan gecirin dedi...neee her gün mü dedim, iki günde bire anlaştık. geçen günlerde o biberonların aldığımız gün kullandığımız renkte olmadıklarını hatırladım. Hadi dedim yeter bunları bulaşık makinesi atıyoruz..ve sonuç..calgonit reklamlarına bile çıkabilecek bir ışıltı..bir temizlik..öncesinde pis pismişiz yahu..yok makineler..yok kaynamış sular..oh mis gibi oldu biberonlar...mis..pek mutluyum.



Askerler yukarıda..bu evde benden çok en vazifeliler onlar..bendeniz de süt entegre tesisi olarak vazifeme devam ediyorum hahahyt..

PS-tekrar söylüyorum..yine söylüyorum siz siz olun bebeklerinize aldığınız tüm ürünleri BPA içermeyen alın..

PS-Aliş artık dönüyor..tarihe not...

Cumartesi, Temmuz 24, 2010

Aşktan gözüm kör oldu.

Hamileliğimin son zamanlarında başlayan aşkım hala bitmedi..mutfağa ne zaman girsem mutfak rafından çapkınca bana göz süzen nutella kavanozu..ah..işte...ben ki cukulatadan hayatta hazetmeyen , haribo delisi bünye..aklım fikrim o kavanozda...utanmasam semizotunun yanında yiyeceğim o kadar...

Geçen ofiste kızlara sordum nutella var değil mi diye..gözleri yuvalarından fırlayan Sed " ben hemen gidip alayım" dedi..yeni doğum yaptım ya herkes nazımı çekiyor hahahyt...allahtan iri boyunu almışta paylaşmaya gönlüm elveriyor..köşedeki esnaf lokantasından istediğimi tencere yemeklerinin yanına koydukları bir somun ekmeği yemek üzerine bitiriveriyoruz..bunca zamandır gayet düzenli giden beslenme hayatım bu aşk yüzünden altüst..bu aşk gözümü kör etti...hasret ve merakla bu aşkın bitmesini bekliyorum..gercekten..



Biricik sevgilim, sen şimdi bu postu bir heves açıp okuyacaksın, biliyorum ama çok üzgünüm hehehe.

PS- Bu blog bundan gayrı yorumlara kapanmıştır...önceki postlara yazılan yorumları yayınlamayı seçemediğimden onlarda görünmemektedir..becerebilsem ibreti alem için yayınlayacaktım..olmadı..neyse.. Memleketim insanı akım derken o kadar kolay b.kum diyor ki..buna benim bloğu alet etmelerine gıcıktım çok uzun süredir..son gelen dehşet yorumlar beni pek mutlu etti..çat..bir düğme..elveda sinir bozucular..elveda örümcek kafalar..yaşasın kendi özgürlüğüm..yaşasın kendi alanım..

Perşembe, Temmuz 22, 2010

Bebeklerin de tarzı olur..

Bundan önce eşin dostun çocuğuna hediye yaptırdığım bir site vardı..haftasonu aa dedim Aliş'e de yaptırayım, zira doğmadan önce birkez yaptırmıştım babalar gününde sevgiliye hediye...sonra da doğum..adama alışmak derken unutmuşum..Cumartesi gecesi derhal siparişleri verdim...eğer sizde piyasada satılan açık mavi, pembe, yeşil ve sarı tonlardan sıkıldıysanız ve bebeğinizin biraz olsun tarzı olsun istiyorsanız site şurası...

Alişin siparişleri de aşağıda..

Çarşamba, Temmuz 21, 2010

Gaz lambasıyla aşk mı olur?

Balkon bu gece benim, sevgilimin yokluğundan istifade bu sefer ben izliyorum ruhban okulunu. Her gece olanın aksine ışıkları yanmıyor bu gece..sevgilim yok diye mi acaba?

Etrafta bir Hindistan havası var..az önce muson inmişte etrafta hafif bir duman gözgözü görmüyor..oysa nemden...o da mı sevgilim yok diye acaba?

Aliş uyudu bu gece erkenden..o da beni yalnız bıraktı..sevgilim yok diye mi acaba?

Evde in cin top oynuyor..Alişin dadısı bile erkenden yattı...sevgilim yok diye mi acaba?

Bana tek eşlik eden şey masanın üzerindeki gaz lambası...sevgili almış..mumlar sönüyor rüzgardan gaz lambasının ısığı romantiktir diye..neyleyim ben gaz lambasıyla aşkı...sevgili yoksa yanımda..

Erkenden yatıyorum ben bu gece...

Salı, Temmuz 20, 2010

Ofis halleri

Dünkü yazımın aldığı hoş yorumlardan anladım ki burası ne giydim ne kadar para harcadım ne kadar kilo aldım bloğuymuş..bilmediğim işlere de karışmamalıymışım...ee boş durur muyum o zaman?

Bugünden bir ofis hali..madem bu kadar istek var hahayt...



PS-Beğenmeyen de varsa yukarıda ekranın sağında bir çarpı (anlamayana X) işareti var..basıversin gitsin..

Bu ne perhiz bu ne lahana turşusu..


Cumhuriyet gazetesinin 18.07.2010 tarihli baskısında şöyle bir yazı var..cumhuriyet gazetesi linkini vermedim..abonelik sistemi ile çalıştığından.. Nilgün Cerrahoğlu yazmış..kalemine sağlık...bizim adadaki önde yürüyen amerikan özentisi erkekler ile arkadan yürüyen ve belli ki kendilerini ikinci sınıf bile hissedemeyen kadıncıkların sebebini..nereden geldiklerini sonunda anladım bu yazı ile..yeni bir açılım..vizelere hayır açılımı ama elbet yanlış ülkelere vizeye hayır her zamanki gibi..yüzümüz batıya döneceğine..hep karanlığa..hep araba hep doğuya dönüyor...ee kurunun yanında yaşta yanar demiş atalarımız..

Bugün akşam aşağıya inerken bir islami aile gördük..3 tekerlekli bisiklet kiralamışlar..bisikleti elbette adam kullanıyor..önden yürüdüğü gibi...ama bu sefer kadın ezik değil..arkadaki sepete bebeleri doldurmuşlar..kadın da sepette ayakta duruyor..bayrak gibi..kara çarşaf ile iffetini koruyacağına..dalgalanan çarşaf ile tüm erkeklerin dikkatini üzerine topluyordu..bu ne perhiz bu ne lahana turşusu demeden duramadım...benim inancıma göre ya göründüğün gibi olacaksın..ya da olduğun gibi görüneceksin arkadaş...hem 1400 yıl öncesinin kaidelerini uygulayayım hem de su kayağı yapayım komik oluyor biraz..

Cuma, Temmuz 16, 2010

BPA nedir?

Hamilekyen biberon seçimi ile ilgili bir post yazmıştım. Ahanda şurda. Oradaki maillerden bir kısmı biberonların ve plastik eşyaların özellikle BPA içermeyen olması konusunda beni sıkı uyarmıştı...alık hamile olarak anlamamış ve araştırmıştım hemen...amanın BPA denen Bisphenol A maddesi..plastiğin olmazsa olmazı..

Hemen mini bir alıntı...kaynak şurası

" Birçok gıda ve içecek kutusunda, bazı tıbbi malzemelerde de kullanılan BPA, vücutta östrojen hormonunu taklit ediyor. ABD’de Ulusal Sağlık Enstitüleri’nde görevli bilim adamları, BPA’nın prostat ve beyin gelişimi üzerinde zararlı etkilere yol açabileceği, cenin, bebek ve çocuklarda hareket değişikliğine neden olabileceği uyarısında bulunmuştu.
İngiltere geçen yıl yapılan bir araştırma da bu kimyasalın vücutta yüksek seviyelerde bulunmasının, kalp hastalıkları, diyabet ve karaciğerde enzim bozukluklarıyla bağlantısı olduğunu ortaya koymuştu. "

Yabancı sitelerde ve sağlık örgütlerinde istemediğiniz kadar uyarı var BPAli ürün satın almayın diye. Dev markalar ellerinde kalan BPA içeren ürünleri üçüncüü dünya üülkelerine gazlıyorlar ve bilin bakalım Türkiye kaçıncı dünya ülkesi..evet maalesef, piyasadan satın aldığınız tüm ürünler BPA içeriyor, sizin herşeyden sakındığınız biricik bebeğiniz aslında dev firmalar tarafından zehirleniyor.

Ben Alişe BPA içeren hiç bir ürün almadım, herşeyi yurtdışına gittiğimde veya internet üzerinden satın aldım tüm anne adaylarına tavsiye ederim.

Bana bu BPA yazısını hatırlatıp yazdıran, birkaç post önceye yorum bırakan Savaş'a teşekkür ederim.

BPA nelerde olabilir..Emzik, biberon, plastik oyuncaklar, diş kaşıma aparatları, sterilizasyon makineleri ve aklıma gelmeyen onlarca plastik ürün..aman dikkat edin..mutlaka ürünlerin üzerini okuyun..BPA Free yazısı gördüklerinizi satın alın..eğer görürseniz elbette...durum akıllara zarar.

Cumartesi, Temmuz 10, 2010

Aliş hiç sirk göremeyecek mi?

Yukarıdaki sorumun yanıtı..hiç bir kaybı da olmayacak...onun yerine hayvan sevgisini öğrenecek...o masum hayvanların gözündeki ışıltıyı tanıyacak...belki bir sokak köpeğinde belki de barınaktan edilmiş bir kardeşte..

Neyse..uzun lafın kısası...

Yazları adadayız..beni adada rahatsız eden tek şey atların çektiği faytonlar..yanlış oldu..faytonlar değil aslında..zavallı ve bakımsız atlar..

Çok istiyorum belediye dese ki adaların sembolü olan faytonlardan her adada sembolik olarak 2 adet bırakıyoruz, ulaşım ve turistik amaçlı olarakta hafif raylı bir sistem döşüyoruz veya akülü girice golf arabalarına yatırım yapıyoruz demelerini..

Rüya mı yoksa gercek olur mu bilmiyorum..şu sıralar büyükcene dileklerimden biri bu...



Bizim adadaki atların bakım tutum şekli yukardaki..üstüne üstlükte aşağıdaki tabelanın hemen yanında.



Hazır mevzu bu iken hayvanların sırtından para kazanılan hertürlü aksiyona da kılım ben..sirkler..koca koca akvaryumlar..köpekbalıkları ile gelin sizi yüzdürelimler..biz hayvanlara eziyet edelim..sizde buna para ödeyin zihniyetine karşı içimde anarşik duygular besliyorum..hemde fena halde...

Neyse ben şimdi popomu kaldırıp sokak köpeklerini beslemeye gidim..

Perşembe, Temmuz 08, 2010

Çok yaşa Kiki çok yaşa!

Aliş ben ve sevgili Galata Modaya Kiki'yti görmeye gitmiştik..Kikiciğimin tasarımları o kadar bombaymış ki bana kala kala birtek elbise kalmıştı onun da üstüne dar atlamıştım..elbette vızıkladım..ama Kiki..diye...ama ben de etek istiyordum ama bende ceket istiyordum böüüüü diye..ve eli öpülesi insan Kiki..tez vakitte bana bir kargo yapmamış mı?


Yapmış..hemde en kralından..adada pöfürdüyorum bu etekle..hatta işte de pöfürdedim..enfes..enfes..

Ay birde ceketim var..yaz böyle giderse yazın da giyebilirim işe..ona da baygınım baygın..Kiki'ye zaten baygınım baygın.



Ve son olarak..çok yaşa Kiki çok yaşa...

Salı, Temmuz 06, 2010

Ve sahalara döndüm...

Bugün motorla anakaraya giderken kendi kendime düşündüm..hesapladım, böldüm çıkardım..tamı tamına 20 yıldır çalışıyorum ben..üniversite II'de başladığım profesyonel iş hayatım ömrümün yarısı kadarmış..beni tanıyanlar bebek olduktan sonra işe hemen döneceğim konusunda fikir birliği içindeydiler..ve beklenen oldu..tam 80 gündür bebeğin doğumuyla birlikte kendime hayatımda vermediğim kadar uzun bir tatil verdim...hemde ne tatil..hayatımın en keyifli tatili...en cıvırdak..en çıpırdak..en bi en tatil...her anını keyifle geçirdiğim..şahane bir iş yapmışız dediğim..bazı bazı caresiz bakakaldığım ama sevgili sayesinde çabuk toparladığım 80 günlük koca tatil..bugün bitirdim..sahalara geri döndüm..kendi isteğimle..artık yeter diyerek..çalışmalı..üretmeliyim diyerek...ofise bildiğiniz valizle gittim..zira ada evinde de istanbul evinde de bir ofis kurmuştuk..dünyanın evrağı birikmiş her iki ofiste..topladım..çeke çeke götürdüm..şimdi içim pek bir rahat...hem işe yaradığımı hissettiğim..hem de üretmeye devam edebileceğimi bildiğim için...

Ama günün bonusu beni vapur iskelesinde şık şık giyinmiş beni bekleyen Aliş'ti..insan hayatı ne garip..nelere sevinir oldum şu 80 günde..Aşağıdaki fotoğraf günün bonusunun t-shirtü..



PS-Merak eden..Aliş sütsüz kalıp mamalara mı başladı diyen varsa..hayır..süt entegre tesisi bendeniz cennet kuşu pompamla geziyorum tüm şehri..

Pazartesi, Temmuz 05, 2010

Pool open..



Yukarıdaki fotoğraf Goa'da çekilmişti..Hintlilerin enteresan ifadeleri var tabi..musonda okyanusa girmekte "highly dangerous"..bu fotoğrafın aksine biz dün çekirdek ailemizle havuz sezonunu resmi olarak açmış bulunuyoruz..Kıyafet ve oyuncak sponsorumuz Biricik Derya..ah birde gözlükler vardı sponsorumuzdan ama havuza girerken anası gibi öküz olmasın diye çıkardık hahayt...



Aliş'i bıraksam gidecekti bana soracak olursanız..o ayaklar suda takla oldu..bir ara komple sokayım mı diye düşündük hani..iyisi mi kendimi sokayım dedim..sevgili ile kıpraştık güzelce havuzda..hava da cehenem gibiydi..pek keyf ettik..Aliş bizi utandırmadı..üç saat boyunca tatlı tatlı oturdu..kah havuzda ayakları çıpırdattı..kah uyudu sezlonglarda...



Süper bezelyeler...


Ve son olarakta..aslında Aliş'in özgür iradesi ile karar verme yeteneği gelişene kadar bloğa fotoğraf koymamayı tercih ediyorum...amma velakin..sevgilinin çektiği şu enfes fotoğrafta bana olan beznerliği gözlerimi kör ettiğinden ammaaan...ne özgür iradesi diyor..irade benim diyor ve iki fotoğraf koyuyorum yüksek müsadelerinizle..





Sonradan EDİT- Mormermaid aradı...senin bloğunu kötü gözler de okuyor dedi...nazar boncuğu koy dedi..nazar boncuğu koymayı bilmediğimden GGÇ diyorum..o zaman sevenler de bir kıçlarını kaşırlarsa süper olur..

Cuma, Temmuz 02, 2010

Pitbullları değil sahiplerini toplasınlar...

Dehşetle izliyorum olanı biteni..kanun çıkmış..pitbulları toplayacaklarmış..memlekette herşey tamam..pitbullların ıslahı..daha doğrusu öldürülmeleri eksik...sanki toplayıp islah edecekler..ne olacağını hepimiz biliyoruz..bence pitbulları toplamak yerine onları aylarca karanlık odalarda büyütüp çiğ etle besleyen sahiplerini toplasınlar..yiyorsa onları ıslah etsinler..uyuytamayacaklarına göre onca insanı göz göre göre..zavallı köpeklerin suçu ne..insanımız içine gerçek hayvan kaçtıysa...sen devlet olarak pitbull kumarlarını engelleyemiyosan o köpeklerin suçu ne..asabiyim çok..birde çıkmış devletin adamı..yok evden toplamayacağız da sokaktakini toplayacağız..yiyorsa gir evime de al pitbullumu...

Ah birde memleketimin canım şehri Rize yahu..nasıl bir belediye başkanları vardır..nasıl bir ses etmez de istifa ettirmezler adamı..bu kadar mı koyundurlar...bak bak..kürt sorununu çözmek için ikinci eşleri kürt kızlarından almalılarmış...sen nerde yaşıyosun yahu..arabistanda mı? Rize bilmeyeli Arabistan mı oldu..nedir?

Bu ada..mada..bambu bez derken popülist yaklaşımlardan uzak kalmıştım ne güzel...bu ne bu?


14 yıl boyunca gocunmadan baktığım..bir kez bile birilerine vermeyi düşünmediğim hele hele sokaklara salmayı aklımdan bile geçirmediğim biricik oğlum BONO...şimdi yukardan esefle kınıyordur olanı biteni...