Çarşamba, Ocak 23, 2013

Kanada Günlüğü

Sabah sabah o kadar güldürdü ki Ece bizi bu yazıyla, paylaşmadan geçemeyeceğim.

Kanada'ya taşınan bir Türk'ün günlüğü

14 Ekim: Kanada dünyanin en güzel yeri. Yapraklar kirmizi ve turuncunun tonlarina dönmeye basladi. Bir atla kir gezintisi yaptim ve bir kaç geyik gördüm. Çok güzeldiler. Muhtemelen yeryüzündeki en harika
hayvanlar. Burasi cennet olmali. Burayi çok seviyorum
11 Kasım: Geyik avlama sezonu kisa bir süre sonra basliyor. Böyle harika  hayvanlari oldürmeyi nasil olurda isterler anlamiyorum. Umarim yakinda kar yagisi baslar. Burayi seviyorum.
2 Aralık: Dün gece kar yagdi. Heryerin beyaz bir örtü ile kaplanisini seyretmek  için gece kalktim. Tipki karpostal gibi. Disari çiktik merdivenlerdeki ve garajin önündeki karlari kürekle temizledik. Kartopu oynadik(ben
kazandim). Kar temizleme makinasi belediye'nin)gelince,garajin önündeki karlari tekrar temizlemek zorunda kaldik. Harika bir yer. Kanada'yi
seviyorum.
12 Aralık: Dün gece biraz daha kar yagdi. Kar temizleme makinasi ile garajin  önündeki karlari tekrar temizledik. Burayi seviyorum.
19 Aralık: Dün gece biraz daha kar yagdi. Ise gitmek için garajdan çikamadim. Burasi çok güzel bir yer fakat kürekle kar temizlemekten yoruldum. Kar temizleme makinasina Lanet olsun!
22 Aralık: Bu beyaz boktan dün gece biraz daha yagdi. Kürekle kar atmaktan ellerim su topladi ve belim agrimaya basladi. Kar temizleme makinasinin ben
garajin önünü kürekle temizleyene kadar yolun kösesinde gizlendigini düsünüyorum.

25 Aralık: Yine yagdi. Eger kar temizleme makinasini
kullanan pezevengi bir elime geçirirsem yemin ederim o pustu gebertecem. Yollardaki lanet buzlari eritmek için neden daha fazla tuz kullanmadigini anlamiyorum.
27 Aralık: Allahin belasi dün gece yine yagdi. Kar temizleme makinasinin en son gelisinden beri üç gündür karlari kürekle atamadigim için eve hapsoldum. Hiç bir yere gidemiyorum. Hava durumunu sunan spiker bu gece 25 santim daha yagacagini söyledi. 25 cm karin kaç kürek edecegini biliyormusun ?
28 Aralık: Kusbeyinli spiker yanilmis. 83 santim daha yagdi. Bu gidisle karlar yazdan önce erimez. Kar temizleme araci kara saplandi ve hiyar oglu
hiyar sürücü benden küregimi ödünç istedi. Karlari temizlerken tam alti kürek kirdigimi ve sonuncusunu da onun kalin kafasinda kirmaktan zevk duyacagimi söyledim.
4 Ocak: Nihayet evden çikabildim. Markete gittim ve yiyecek aldim. Dönüste lanet geyigin biri arabamin önüne atladi. Arabamda yaklasik 3000 dolarlik hasar var. Bu hayvanlarin hepsini gebertmek lazim. Lanet yaratiklar her yerde varlar. Umarim avcilar hepsinin kökünü
kurutur.
3 Mayıs: Arabayi sehirde bir tamirciye götürdüm. Yollara dökülen bas belasi tuzlar yüzünden arabamin kaportasi çürümüs.
10 Mayıs: Florida'ya tasindım.

Pazartesi, Ocak 21, 2013

Kanada Günlüğü

Arada gidiyoruz, toplanıyoruz falan diyorum ama ne nereye gittiğimiz ne de nasıl gittiğimiz belli. Bende şuraya da yazayım da geriye dönüp baktığımda bir iz kalıır dedim, şöyle bir günlük tutayım dedim.

Biz 2008 yılında benim şimdiki işlerim sebebiyle Kanada'ya bir başvuru yapmıştık, çalışma müsadesi ve oturma müsadesi için. İşlem basitti o zamanlar, Kanada'nın web sayfasından kimlere ihtiyaç var bakıp, formları doldurup, istedikleri dökümanları ekleyip, oradaki şirketimizle ilgili bilgileri de dosyaya koyup vermiştim avukatımıza. Ama hani bu işler zor olur, her sene binlerce vatandaş Amerika'ya başvuruyor lottary falan, gideni de görmedik hiç falan diye gülüşerek yaptık bu işi.

Bekleme süresi 68 ay dediler, eyvallah dedik, zaten çok heveslisi de olmadığımızdan, 3 ay sonunda evraklarda bir eksiklikle döndüler, onları da tamamladık, 9. ayın sonunda bir interview'a cağrıldık ve kabul olduk, sağlık taramalarımız içim Amerikan Hastanesini gösteriyordu artık oklar ve şaşkındık. Ben hamileydim, özelimiz olduğu için söylelemize gerek yokmuş dedi avukatımız, uzatma istedik. Uzattık, 6 ay sonra sağlık taramaları falan tamamdı işimiz. Kanada bize buyrun gelin demişti.

Ara ara gidip geldik biz Kanada'ya. Çokta beğendik, sosyal devletti, eğitim koşulları dünyanın iyileri arasındaydı, sağlık desen bize kıyasla bomba. E insani şartlar da harika.

Uzun süre düşündük taşındık, bir macera olarak başlayan serüvenimiz 11 Mart'ta tek gidişli biletlerimizi almak süretiyle devam etmekte.

Şu an konteynera evimizi sığdırmaya çalışıyoruz. O da cok zor bir iş değil hani. Şahane dostlar sayesinde en hesaplısını bulduk.

Konteynera tıkışma maceralarımız çok yakında ahaahyt.

Merak edenlere Kanada'nın Toronto şehrine gidiyoruz, sonrasına bakacağız artık. Üstteki fotoğrafta ilk Kanada seyahatimizde çekilmişti, ekip aynı ekip.

Perşembe, Ocak 17, 2013

Meteor!

Yeğenim Kero ile bu Şirince mevzularını konuşuyorduk geçen ay evde, konuya kulak misafiri olan Leo " anne anlamadım, meteor mu gelecek?" dedi. Bilim adamları şöyle diyor dedik, onun anlayacağı dilde açıklamalar yaptık, böyle birşeyin olmayacağını anlattık.

Derken" Siz benim kitabımı gördünüz mü? İçinde meteor olanı " dedi, Kero ile düşüp bayılıyorduk, göster bakalım dedik, oğlanın bir dinazor kitabı var, milyonlarca yıl önce dinazorları ve yaşamlarını anlatıyor, en sonunda bir meteor geliyor ve tüm dinazorlar gidiyor dünyadan.

Sorusu şu oldu" sizin dediğiniz meteor gelince bizde gidecek miyiz dünyamızdan?"..öylece kalakaldık Kero ile. Düşüncelerinin sınırı olmadığını, artık herşeyi fazlasıyla anladığını ve aslında bizlerin onlara verdiği bilgileri bu kadar iyi kullanabildiğini gördüğümüz bir andı, kişisel tarihimize küçük bir not.

Çarşamba, Ocak 16, 2013

Incredible India!

Fotoğraf kopyalama işleri yaparken rastladım aşağıdaki fotoğrafa. Çok hoşuma gitti.
Minicik oğlumuzu alıp Hindistan'a gitmiştik.
Şimdi yine ve yeniden önümüzdeki haftasonu Hindistan'a bir yolculuğa çıkıyoruz, bu sefer daha telaşlıyım, küçük bir adam artık kendisi. Ama mutluyum çok, çocuğumuzu bir kez hariç gittiğimiz her yere götürmekten, onu hiç bırakmamaktan. Ve hayatı onunla hemde keyifle yaşamaktan.

Ha bu arada telaşlı olmamın tek sebebi Hindistan değil elbette, bir sürü telaşemiz var bu ara. Koca evi bir konteynere sığdırmaya çalışıyoruz. Zor işmiş yahu!