Pazartesi, Nisan 18, 2011

İki kişilik bir aşktı bizimkisi

Gecen sene bugün yazmışım şu yazıyı..aşağıya da kopyaladım, üşenmeden.

İki kişiliktir benim bildiğim tüm aşklar...bugüne dek hep iki kişi olduk biz..iki kişi yaşadık biz duyguların en çoşkulusunu..iki kişi kişi idik sonsuza dek evet derken...iki kişi idik tüm ilklerde..seyahatlerde..taşınmalarda..adada...rüzgar yüzümüzü yalayıp gecerken motor tepesinde...u2 konserinde...Londra'da...orda burda...evimizde...

Belki bugün bu iki kişilik aşkın aslında nasıl bir üç kişilik bir aşka döndüğünü ilk kez itiraf ettik birbirimize...birbirimize verdiğimiz kıymeti taçlandırıp bu aşkla birbirimize dünyanın en güzel hediyesini verdiğimizi itiraf ettik...sarıldık sıkıca üçümüz birbirimize...henüz gözlerini bizim aşkımıza açmamış oğlumuzla birlikte...bundan sonraki hayatımızın bugünkünden çokta farklı olmayacağını da bilerek..ama hep aşkla kalacağımızı hissederek..söz vererek...

Kısa bir not düşmek istedim ben bugüne...keyifli bir güne...daha da keyiflisi gelecek olan günlerin başlangıcına....

Ve bugün tamda geçen sene bugün yazdığım bu yazı ne doğruymuş diyorum. O gözlerini henüz bizim aşkımıza açmamaış ruh aramıza katılalı tam 364 gün oldu, bir gün sonra bir yıl, o kadar güzel üç kişilik oldu ki aşkımız...o kadar keyifle o kadar güzel geçti ki bu bir yıl...o kadar aşık, o kadar ele ele geçti ki..o kadar büyüdüm ve bir o kadar çocuklaştım ki..hayatımın en güzel şeyini yapmışım demeden bir gün geçirmedim...

Ben bir mucizeye ortak oldum..sevgilim de diğer ortağı..ve bu mucize hayatın amacıymış..İyi ki doğurmuşuz.

Üç kişilik aşkımızdan bir kare.

Hiç yorum yok: