Yokum!

Yarın yokum..hala hızına inanamadım banyo yarın geliyor..biz ancak hazırlandığımız için yarın..yoksa dün bile takılmış olurdu...yarın sabah kalktığımda giyinmeyeceğim..sabahlığımı üzerime gecirip..çalışmayan dostlardan özendiğim şekilde henüz süzülmüş kahvemi yudumlayacağım..denize karşı..ayağımda crocslarım olacak..sıcaktan patlayayım diye...ben denize bakarken emektar hatice hanım kahvaltı hazırlayacak bana ve sevgiliye...belki mehmette gazetelerimizi getirir...yayılır mutfağa kahvem elimde gazete okurum biraz..sıkılana kadar...sıkılır mı yahu insan evde...sıkılır mı?..

Yarın evde olmanın keyfini çıkaracağım..evet biraz usta girip cıkacak belki eve ama olsun varsın..ben huzur içinde olanı biteni seyredeğim...aşağıdaki, sevgilinin hiç sevemediği banyonun renki..yüzü değişirken..okumadığım kitapları bulup çıkaracağım..dinlemeyi unuttuğum gizlide kalmış cdleri...dvd konser kayıtlarını bulacağım...haftasonuna hazırlık olsun diye...anlayacağınız..banyo bahane yarın bendeniz cennet kuşu evde keyif yapıyor olacağım..

Geldiler!

Geldiler..geldiler....Tubik ve Cenkte iken Seden'in itiş kakış ebayden bana aldığı süpersonik ayakkaplarım bugün geldiler..

Tubik'in anlatımı ile"E-bay'den arttırmalı satın alma (benim koyduğum isim bu ) sonucunu beklerken stres içinde, bizim sütçü beygiri cumhurbaşkanlığı koşusunu kazanmış gibi sevindik hepimiz Tanya o ayakkabıları 40 £ 'a alınca"...herkesin benim ve Sedenle sevindiği..gecenin erken olaylarından biriydi bu ayakkap...ve geldiğinde postacı "oh ne iyi etmişiz" dedim..nefisler zira..Amsterdam'da görüp amanın bu fiyata ayakkap mı alınır dediğim..kirazları aklımı başımdan alan ayakkaplar artık benim..sanırım tedaviye ihtiyacım olduğu kesinleşti..hehe..olsun varsın..mutluyum şimdi...Cuma gecesi Tugbalarda yapılacak partiye giyeceğim hemde..katkısı olan herkes görsün sevsin diye..

Shock

Banyo konusu sanırım burada kapanacak. Banyoyu aldığımız yerden aradılar..bugün getirelim banyoyu diye..ben shocked...ne banyosu diye..bünye 15 gün sonraya programlandığından hiç anlamadım..anladığımdaysa gülmeye başladım..aa biz organize olmadık ki diye..banyo macerası bu hızla giderse size anlatacak tek şeyim "banyo yerine takıldı" olacak..eskisi söküleceğinden en erken cumaya isteyebildim banyoyu...en heyecanlı sevgili..oh ben hemen sökerim eski dolapları aynaları dedi...ben hala olayın hızına inanamıyorum...

Acaba bu ülkede bir şeyler değişiyor mu?..ben farkında mı değişilim..bu iş hayatı beni kör mü etti?..hiç anlamadım..dün aldık..bugün geliyor bir banyo..bana pes dedirtti...

Başıma açılan iş.

Pazar sabahı sevgili banyoya girdi...yüz yıkayacak..dişler fırcalanacak falan..sabah rutinleri..duştan bir çıktı..bu banyoyu değiştirelim diye..bu konu daha önceleri de bizim evde gündeme gelmiş..benim akıllı manevralarımla atlatılmıştı..ama baktım bu sefer durum atlayacak gibi değil..sevgili iddialı...

Bu arada ben Zeyanın tadilat serüvenlerini okurken aaa..evdeyken tadilat olmaz..hmh usta milleti de ne zordur diye havalı havalı konuşmalar içine girmişim zaten....şimdi nasıl çıkacağım bilmiyorum..

Pazar günü sevgilinin tren dolaplarından 2 adet daha imal etmek üzere malzeme alalım diye döküldük sokaklara..o dökülme kırmızı bir banyoya bakarken sonlandı...banyo 10 gün içinde bizim evde olacak...bakalım bizi ne türlü maceralar bekliyor..Zeyanın kırmızı mutfağından sonra bizim kırmızı banyo hahahyt..kabusa dönüşür mü acaba?...banyodan sonra ise bir şömine tadilat işi var ki onun yanından dahi geçmiyorum...

Ah ahh..eğlenceli günler bizi bekliyor..kırmızı banyo gelmeden de evdeki mevcut ve "yeni" banyonun sökülmesi gerekiyor...anlatırım artık vırı vırı..hii delirdim...aa eksik geldi...hmh lavabo cıkmıyor yerinden diye...

Legolar ..çocukluğum ve 80ler.

Anatema'ya şimdi bir post yazdım..legolarla ilgili...çocukluğumuzu en şahane oyuncakları..yazıyı yazarken de düşündüm..nelerimiz vardı diye...sonra 80lere gitti aklım..voltranı oluşturmak geldi aklıma..."akşama müsaitseniz annemler size kahveye gelecek" geldi aklıma...Aman petrol'ü düşündüm...vatka kabusu geldi aklıma...TRT1 vardı sadece..soba üstünde kestane...evlerde sıcacık mutluluklar vardı...AHA vardı..WHAM vardı..Rod Steward vardı..Ece çok severdi...kokulu silgiler..kırmızı kalemler vardı..elerimizi boyayan...turbo çikletten araba biriktirmek vardı...leblebi tozu pöskürtmek vardı..kukalı saklambaç..yakan top..istop vardı...Dallas vardı...Ceyar vardı..renkli televizyonların renk düğmesinin sonuna kadar açılması vardı...mcdonalds yoktu..cep telefonu..bilgisayar yoktu..saat birde yazıcının önünde buluşmak vardı..hiç geçikmeden..dostluk vardı..ölümüne arkadaşlık vardı...ben 80leri çok seviyorum..ve çok özlüyorum...düşünün bakalım sizin aklınıza neler gelecek 80ler deyince..burun direkleri sızlayacak ama olsun..

4x4 mim..Tugbadan

Tugba beni mimlemiş..sobelemiş...resimlerim içindeki 4.klasörün 4.resmini yayınla ve hikayesini yaz..ödev bu...Tugbanın ki güzel bir fotoğraf tabi..birde benimkine bakalım hemencik...

Alacatı 08 klasöründen çıkan verandada keyif yapan Tanya resmi...bu tatilimiz bu yazki Alacatı idi..aslında zor zamanların ardından biraz nefes alabilmek için sevgili ile yaptığımız tatlı bir kaçamaktı..malum hamileliğim sona ermiş..hmm takdiri ilahi..karma..evet doğal seleksiyon dediğimiz...aslında içten içe üzüldüğümüz..ama yine de yüzümüzden gülüşümüzü düşürmediğimiz bir dönemdi...bak şimdi yine canım istedi..şortla sokaklara atmayı bünyeyi..fos diye kızgın güneşlerden soğuk sulara dalmayı...saat dörtte buz gibi bir mohito içmeyi...

Sokaklarda şahane dostluklara dönüşen..Tubik ve Cenk ile..Kiki ve sevgilisi ile karşılaşmıştık...yahu ne güzel bu blog demiştik..hadi o zaman yaz gelsin..yine bir kaçamak yapalım..keyifle yine..

Hmmm şimdi o zaman....Sed..Şebo...ve Meripoint baksın bakalım 4x4 klasörlerine..

Mesaj kaygım var benim!

Mesaj kaygım var benim..sokaklarda gördükçe mesaj kaygılı şablonlar..çekiyorum fotoğraflarını..mesaj içeren onlarca t-shirtüm var benim..Kiki bana mesajlı toka göndermiş..havalara uçtum..eşin dostun coçuğu olursa mesajlı tulum yaptırıp götürüyorum..

İçime anarşist mi kactı ne?

Bu hallere mi gelecektik?

Beni son derece üzen bir haber ile sarsılmış durumdayım. Aile dostumuz...kıymetli doktor...Sevgili Dilek Argon..çalıştığı hastanenin AkePe'li başhekimi tarafından tekme tokat dövülmüş..kendisi ile konuşamadığımdan onun ağzından dinlemedim olayları..ancak bildiğim son derece Atatürkcü olan..ve bunu bulunduğu her platformda ifade eden...bundan hiç korkmayan..azınlık olmamak için elinden geleni yapan...Sevgili Dilek susmamıştır..fikirlerini acıklıkla ifade etmiştir..eeee bu fikirler de artık herkesin hoşuna gitmez..zaten de kadınların 2.sınıf görüldüğü her islam ülkesinde olduğu gibi de dövülmeye layıktır..almış olduğu tıp eğitimi...herşeye rağmen halen devlete hizmet ediyor olması...kendi ile aynı fikirleri paylaşmayan bir baş hekimin diktası altında çalışması göz ardı edilerek hemde...söyleyecek fazla birşey bulamıyorum..utanıyorum sadece...bizi yönetenlerden..özgürlük adı altında sadece islami geleneklerin diriltilmeye çalışılmasından...her fikrin baskı altına alınmaya çalışılmasından..yeni bir İran olmaktan....utanıyorum...

Cumartesi gecesi aile ekibi olarak evdeydik...Doktor ve Sevgili yaşdaş olduklarından çoğu şeyi benden daha iyi hatırlıyorlar ve eleştirebiliyorlar...bende o vakit aklımın erdiklerini hatırlıyorum..Gecenin bir saati Zeki Alasya- Metin Akpınar ikilisinin vaktiyle hepimizi yıkıp geçirirken aynı zamanda da düşündüren "Yasaklar"ını seyrettik..ve hayretler içerisinde kaldık..Sene 1986..biz nelere gülüp neleri eleştirebiliyor muşuz yahu diye...birde şimdi halimize bakın..aa türban olur mu canım okulda diyoruz..vay insan hakları nerde kaldı diyorlar...hmm bayramlarda eziyet etmesek hayvanlara diyoruz...vay...dinsiz diyorlar...Atatürk diyoruz...faşistsiniz siz diye bağırıyorlar...olduk hepten azınlık..o zamanlarda yok dediğimiz özgürlüklerimiz hepten elden gitmiş..hiç birimizin haberi yok..tvlerde dünyanın saçmalığı dizilere....başı kapalı insanlara sempati ile bakmaya zorlanmışız...bakmayana tü kaka..hepimizi serseme çevirmeye çalışıyorlar...etrafta olanı biteni göremeyelim diye...gecenlerde Tugbanını gönderidiği bir bloğu okudum..hiç okumadığım...ama bir konu hakkında post yazmıştı anne...TV'de cocuklar için bir program varmış...kafaları kapalı bebeler..kuran okuyup...ibadet eder halde..Yahu bu hale mi gelecektik...bu mudur bizim hakkettiğimiz diye isyan ediyorum zaman zaman ... ama maalesef buymuş...maalesef bizim gibi düşünenler azınlık olmuş...bugün ben o Yasakların ifade edilebildiği yılları özlüyorum..ve daha neler özleyeceğimizi...önümüzdeki günlerin bizlere neler getireceğini merak ediyorum...korkuyorum...doğacak cocuklarımız için...

Fotoğraflar

Bazen durmadan cekeriz fotoğraf..gözmüzün yakalayamadığını sonradan görebilmek için...geçen haftaki Beyoglu gezisinde sevgili ve Alac'ın sevtiği fotoğraflardan bir kaç..

Çicek Pazarından

Turşulaaaaaaaaaaaaaaaar

Kilisede mumlar.

Beyoglunda bir duvar

Şarap şişeleri

Tulumba tatlılarııııı.

Süpır düpır blogır partisi

Dün gece süper şahane bir gece gecirdik biz...Tubiklere gittik...Seden...Sebo..Defdefin annesi...üstelik birde babası...sevgili ve ben...Tubik ve Cenk inanılmaz şahane hazırlanmışlardı...hemde tüm gün çalışmış olmalarına rağmen...herşeyden yedik..herşeyden içtik..Cenk süper müzikler yaptı...hatta gittiğimiz için küçük bir konuşma dahi yaptı..

Tubik ve cenkin evlerine biz bayıldık..aha birde kedilerine...

Sevgili Tubik ve Cenk..biz kışları her çarşamba ve yazları her pazar size geleceğiz artık..bizden kurtuluş yok hehe..dün gece için bin teşekkür..az laf cok foto size..

Hararetli bir konuşma anı...

Ah..herkes deli..

Seden ve Tugba

Aşık ev sahiplerimiz..biz bayılıyoruz onlara...

Bütün kızlar toplandık ve bir karenin içine sığıstık..aman ne güzel bir foto olmuş bu..Defdefimizin aşık anne ve babası...Babayı hemen compakt bilgilerle donattık..gecenin sonunda neredeyse bende mi bir blog yazsam kıvamına gelmişti hehe..Tubik ve Cenkin süpersonik kedileri..adı yok..sadece kedi..

Sevgili ve Ben

Tubike PS-Istediğin resmi kullanabilirsin hehe..ama öyle şahane kareler varki daha yayınlamadığım...

Sabah Sabah Seden Neşesi

Sabah ofise gelsin...sevgili hasta diye biraz da gec geldim...evde kalıp sevgiliye baksaydım keşke diye diye...ofise girdim...amanın masamın üstünde bişey var...

Heyecanla actım ay ..ay...diye..hemen üstüme giydim bayıla bayıla..Göbeğim cıktı diye Seden aşağıdaki fotoyu beğenmedi ama olsun varsın...göbekliyim ben artık hehehe..

Sedencim örmüş..elleriyle he..hele bemim gibi yeteneksiz olursa insan gözlerine inanamıyor bu tür şeylere...sabah sabah neşemi yerine getirdin ya Sed...sende tez zamanda Doktor ERol'a kavuş e mi?

Yukarıdakini de dayanamım koydum..üzerini işlemiş deli kız pullarla hahayt.

PS- Akşama parti var hehehe..Tubiklere gidiyoruz..ben ev sahibi olsam hepinizi davet ederdim ama şimdi bilemem ev sahipleri karar verir...hehehe..

Gençlik Enerjileri

Cumartesi günü Beyoğlu'na gittik..aşağıdaki ekip olarak....gençlik enerjilerini sömürmek üzere...

Arabayı park eder etmez..koşarak çicek pazarına gittik..afiyetle karnımızı doyurmaya...beyoğlu boyunca yürüdük..ali muhittinden akide şekeri aldık...Markizini önünden gecerken içimiz sızladı..roberts coffeyi görünce her zamanki gibi...turşu sularını gömdük midelere...sevgili füme balık alırken....cocuklar GS store girdiler..ben fenalık gecirdim....aaa babanızı cağırın diye hehe...asmalı mescit senin tünel benim...aa nümayiş var derken...günü house cafe'de sonlandırdık...enfes bir kadeh kırmızı şarap ve buğday salatası eşliğinde...

Ve günün sonunda oh be dedik..sokak köpekliği ne güzel şey...açsın..toksun..heyecanlısın..koşuyorsun...duruyorsun sıcak bir dükkanın önünde..kemiklerin ısınıyor...devam ediyorsun itliğe...oh be...

Bu ara bayıldıklarım

Adacım....

Dün masama bir zarf geldi..aaa arkasında bir resim....gönderene baktım..Adacım...ilk okumaya başladığım bloglardan biri..üstelikte coluk combalak işlerine çok uzakken..hatta hiç aklımda yokken...gel zaman git zaman Adacımın annesi ile tanıştık..uzaktan bir ses soluk..bir dost oldu bana..doğumgünümde ilk arayan...yeni yıllarda unutmayan...sıkıntılarımızı paylaştığımız...Adacım sevgili ile bana yılbaşı kartı yapmış...biz bayıldık....

Ofisteki çöp..

Ofiste parti vardı..çöp kovası ne hoştu.

Disco Ball..

Viski çok severim ben..tüm viski severlerin aksine J&Bye de bayılırım...belki ruhuna bayıldığımdan..belki eğlenceli haline..belki şişeleri giydirmesine...aşağıda Seden ve ben ve disco disco...

Şampanya..

Kutlamalara bayılırım..hele de sevgili ile kutlamalara beş kat bayılırım..nezakete de bayılırım..

Hayvanların da canı yanar.

Hayvanları sevmeyebilirsiniz..hayvan hakları savunucusu da olmayabilirsiniz...hmmm evimde katiyen bir kedi..köpek..balık..kuş beslemem de diyebilirsiniz...çocuğunuzun sokak köpekleriyle oynamasına da izin vermeyebilirsiniz...et yiyor da olabilirsiniz..kürk giyiyor da....ama en azından hayvanlar üzerinde test yapmayan şirketlerin ürünlerini almaya özen gösterebilirsiniz...dünyamız için...liste ahada şurada...

Yeni yıl resimleri

Yeni yıl partilerinde çekilmiş bir kaç kare..malum önceki yazımda resim koyamamıştım doğru dürüst ..içimde kaldı hehe....

Şebo..Tugba ve bendeniz cennet kuşu...gözlüklerden 2009dan beklentilerimi de anlayabilirsiniz.

Sevgili ve ben..
Alternatif parti..bizim ev...sevgili (favorilere dikkat) ve ben...

Tugba..Hakan ve kaynak kelaynak ben hehehe..

Cem..sevgili...Memo ve Tulay..

Oh..içimde kalan resimlerden birkaç kare ile sizi sıktı isem affola ama resimsiz oldu mu post..eksik anlatmışım gibi geliyor..

Eski yıl..yeni yıl bahane..

Yeni Yıla girerken Sebolardaydık...keyfimizin yerindeydi...cok güldük..çok eğlendik..biraz şaşırdık..herkesi kendimiz gibi sanma ahmaklığımızın sonunu gördük...olsun varsın dedik...kucak actık..hay acmaz olsaydık dedik..Ataşehirdeki o barda kalaydın dedik...sonra yine güldük...çok güldük...çok içtik..çok eğlendik...

Yeniyıl sonrasında bizim evde alternatif bir yeni yıl hoşgeldin partisi verdik..yeni yıl..eski yıl bahane..anladık biz..bize eğlence olsun..dostlar bir arada olsun...keyif olsun..şen kahkaha olsun..kavga gürültü hiç olmasın...aman uzak olsun ...2009'un hepimize tüm istediklerimizi getirmesini istiyorum..istiyorum ne..deli gibi istiyorum..fısır fısır konuşuyorum yeni yılla..o da..şu da bu da diye..umarım fazla istekten havlu atmaz bu yeni yıl...

Fotograf yeni yıldan degil..daha öncesi sevgili ile gittiğimiz bir yemekten...