Kanada'ya bizi getiren şey Leo'nun okul hayatına dair duyduğumuz endişe idi. kendimizle ilgili endişeler ikinci planda idi hep, dolayısı ile ilk işimiz evi barkı hallettikten sonra onun okul işini halletmek oldu.
Eve en yakın olmayan ama içimize pek sinen bir okul öncesi okul bulduk, İstanbul'da başladığı gibi frankofon bir okul, haftanın 3 günü ve yarım gün gitmesi en uygunu olur diye düşündük, malum kıta değiştirdi, bize çok alıştı, birden ondan kurtulmak istiyormuşuz gibi bir hava yaratmayalım dedik ve 3 günde karar kıldık.
İlk okul başlama hikayeizde benim jaws gibi okul koridorlarında gezdiğim düşünülürse bizi yine zor bir deneyim bekliyor diye pek gergindik. Okula ilk görüşmeye gittiğimiz gün piknik yapıyorlardı bizikisi hemen katıştı, ertesi gün beş dakika durduk sevgili ile, sonra gittik, gittik derken bahcedeyiz, ikinci gün anneler gün kutlaması sebebi ile bende sınıfa girdim yarım saat kadar sonra gittim yine bahceye, küçük bir yürüyüş bile yaptık.
Biliyorum henüz çok erken "evet alıştı, herşey harika!" demek için ama galiba iyi gidiyoruz.
Şu anneler gününde yazdığım yazıya bak!
Kutlu ve mutlu olsun elbette.
Aldığım en şahane anneler günü hediyesi..üstelik bir günde!
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder