Haber aşağıda:
Okur temsilcisi ise son derece yumuşak, okur temsilciliği işini şahane yapan bir Hürriyet çalışanı, hemen özür diledi, ve bir özür yazısı yayınlandı.Yazı yukarıda:
Kıssadan hisse, çocuğunun fotoğrafını yayınlıyorsan mutlaka watermark koyacaksın, mümkünse hiç fotoğraf kullanmayacaksın. Bu memlekette herşeyin çivisi o kadar çıkmış ki kişisel hak ve özgürlükler tamamen göz ardı edilebiliyor. Mahkemeydi, ihbardı uğraşacak ne sabrım ne de zamanım var benim, bu olayı bu şekilde hafif zararla atlatmak daha insani geldi.
Sıkıldık ama çok, Oğlan henüz 15 günlükken Göztepe Parkında sevgilimin çektiği bir fotoğrafın nahoş bir habere eşlik etmesinden, insanların bu kadar küstah olmasından, benim kendi çocuğumla olan bir fotoğrafı bile koruyamamamdan, büyük yayın kuruluşu sandığımız gazetelerin bile okuyucu haklarından bi'haber olmalarından.
Zaten 19 Mayıs'ı da kutlamayacakmışız artık, inandığımız değerlere ait hiçbirşey kalmasın elimizde olur mu?
25 yorum:
inanmıyorum ya korktum resmen.bu ne ya.bu kadar rahatça nasıl fota çalabiliyolar anlayamıyorum.sen bide görmüşsün yani gazetede.görmediklerimşzde vardır muhakkak hatta belki bende.
ben bu zihniyeti hiç anlamıyorum :(( Madem bir bülten yayınlayacaksın hiç mi makinan yok arkadaş, yada bastır parayı bir ajanstan iste yada başka şey yap... Çözüm bul..
Sıkıcı bir durum gerçekten :(
Balböcükleri,
Kimbilir daha nerelerde ne diye yayımlanıyordur.
Aman dikkat diyeyim ben.
Oytunla hayat,
Ya ben..ben hiç anlamıyorum. Birde hem suçlu hem güçlü durumu var.
bir sürü stock var, alın ordan kullanın değil mi? Ama nerdeee
cok gecmis olsun. insanın canı sıkılıyor böyle şeyler duyup okuyunca. sen yaşarken neler hissettin kim bilir? korkumdan hiç foto koymuyorum bloga ama art niyetliler her yerde var, ne zaman neyle karşılaşacağını bilemiyor insan. yine de ucuz atlatmışşınız, tekrar geçmiş olsun!
Benden ve Bizden,
O kadar cok kötü insan var ki.
Ama bende salağım o ayrı, sen ne diye koyuyosun ki fotoyu..aaaa...
Çok teşekkürler geçmiş olsun dilekleri için.
pes doğrusu yaaa, blog açmaya niyetliydim, şimdi bir kere daha düşünür oldum,insanlar ne kadar yüzsüz, ne kadar çirkin, ne kadar kötü kalpli:(( çok geçmiş olsun Tanya. ben bu habere bu kadar sinirlenmiş ve üzülmüşken seni tahmin bile edemiyorum:(( 19 Mayıs'a gelince, içim acıyor.. söylenecek çok söz var ama, "böğrüme öküz oturdu" diye bir söz duymuştum biyerlerden, hah işte o durumdayım:(
Derya,
Hem de ne pes, sen blog aç, biz okuyalım yine de.
19 mayıs..böğrüme öküz oturdu, tam oturdu:(((
Benzer olay bizim başımıza geldi. Bu yaz Asos taraflarında tatile giden bir arkadaşımız yoldan aradı, "Hayırdır bilmemne otelle ne alakanız var?" diye ve çektiği fotoyu yolladı. Yol kenarındaki kocaman bir bilboardda bir otel reklamı otelin havuzuna fotoşopla konulmuş arda ve benim kucak kucağa ankaradaki bir otelde çekilmiş fotomuz. Şok geçirdik tabii..Şimdi dava açtık, (koca avukat olunca kolay oldu hehe) ama bu gibi davalar çok uzun sürüyor ve ne zaman sonuçlanır bilmiyorum..
Çok ahmakça! Ama ben hala daha akıllanmadım hala çarşaf çarşaf foto kouyorum bloga..
Itır,
Aha işte durum aynı, allahtan bizde yazılı basında özür dilediler bir zahmet ama kuruma mahkeme açabiliriz, kim uğraşıcak orasını bilemem tabi.
Ahahaha..ahmağız biz ahmak..onlar değil:)))
Ah Tanya'm... Watermark konusmustuk biz di mi? Leo' nun ilk fotograflarinda... Ahmaklik degil, kizma kendine... Herkesi kendimiz gibi bilmek Tanya' cigim. Iyi niyet, mutlulugu paylasma, ici icine sigmama. Sonra da bir guzel tokat yeme, aman ya... aman... adam olmaz bu milletten... yazik.
İnanmiyorum demeyi cok isterdim Tanyam ama ne yazik ki artik hicbirsey sasirtmiyor beni...
2-3 sene once blogumda yayinladigim elimde Efes tuttugum bir fotografimi asiri sagci bir rapci videosunda kullanmisti kafirler cehennemde cayir cayir yanacaksiniz sarkisi esliginde... İnternet ortaminda bir fotograf paylasirken cok dikkat etmek gerekiyor ama o kadar cok post girmisim ki hangi birini ortadan kaldiriyim, blogu tamamen silmem gerekiyor bunlarin onune gecmek icin...
Boyle bir saygisizligi bu kadar buyuk bir gazetenin yapmasi ise kabul edilebilir birsey degil, neyseki duzeltme ve ozur yazisini yayinlamayi bilmisler.
Kisisel alanimizin taciz edilmedigi, fotograflarimizin izinsiz kullanilmadigi guzel paylasimlar diliyorum hepimize...
Tanya bir basin kurulusu ozur dilemis ama o bulten daha nerelere gitmis, kimlerin gene ayni seyi yapma durumu var ona baktiniz mi?
Hirsizligin alip basini gitmesi sinir ediyor beni. Evin soyuyorlar, arabani soyuyorlar, internet gunlugunu soyuyorlar.
Madem aliyorsunuz, en azindan nezaketen de olsa bir izin isteyin degil mi? Bu kadar mi yoz, bu kadar mi egitimsizsiz, bu kadar mi aile gorgusu ve vicdan azabindan uzaksiniz!!!
Ben de bloguna foto koymayanlardanım. Koyarsam da bozabildiğim kadar bozuyorum fotoğrafı :)
Sıkça soruyorlar nedenini:
1. Bu şekilde çalıp kullanan olur, sapığın biri olur çıplak bebek fotoğrafına filan bakmak ister vs vs. Sapıkların, hırsızların gözünden görmek lazım dünyayı.
2. Kızım ileride ünlü biri filan olur. Ben ciddiyet gerektiren bir işe filan girerim. Öyle sahilde yayılmış fotolar, klozette kaka yaparken fotoğraflar ileride aleyhe delil olarak kullanılabilir. Silsen bile bir kere internte yüklediğin hiçbir kayıt, tamamen yok olmuyor.
Yalnzı bir sorun var: Ben fotoğraflara bakmaya bayılıyorum Bir senin oğlun var bir de Günün Çorbası'ndan Yeliz'in oğlu Arca var. İkisinin de hastasıyım, fotoğraflarınıza bayılıyorum. Siz koymasanız çok üzülürüm.
Çifte standart mı?
Çok geçmiş olsun bu arada, ucuz atlatmışsınız.
Blogdan o fotografı alan kişi, üşenmeyip maksimum 5 dakikasını ayırıp, bloga hızlıca bir göz atsaydı acaba yine aynı fotografı aynı içeriğe sahip bir yazıda kullanır mıydı? Çok merak ediyorum. Naptı google görsellerden mi buldu. "Çocuğuna öpmek suretiyle mikrop bulaştıran anne" diye mi arattı...
Daha da başka bir şey yazmıyorum Tanya Ablacım.
Online olarak watermark ekleyen siteler olması lazım Tanya Ablacım. Bir göz at istersen.
Neşecim,
KOnuşmuştuk, konuşmuştuk, ama yapmadım tembellikten.
ve evet adam olmaz bizden..nasıl sıkıldım tahmin edersin.
Nanacım,
Cocuğunu öpen anne diye aratmış, mikrop yazısına ekleyivermiş gitmiş işte, klasik Türk tembelliği.
Watermark meselesine eğileceğim.
Öperim kocaman.
Nonicim,
Amanın..seninki daha fenaymış:(((
Neyse benden özür dilediler en azından.
ya yıyınlamayacağız hiç birşey yada cok dikkat edeceğiz demek ki.
Ama çok ayıp bu işler..biraz saygı yahu, biraz saygı!
Berceste,
Sen küstah konuşmamızı duysaydın nasıl gıcık olurdun belli deil.
Elbette hızrsızlık bu ama bloğa foto koyuyrosan önüne geçemiyorsun demek ki.
Çok gıcık oldum, nasıl belli değil.
Çok Bilmiş,
Ahahaha..ama çok güldüm yahu, kızım ünlü biri olursa diye..bizimki bitti o zaman..aşamalı kaka fotoları var ahahahyt.
Ben paylaşmayı seviyorum ve tembelim.Ondan başıma bunlar geldi:)
Merak etme foto koymaya devam edeceğim ehehe..bir yolunu bulacağım bakalım.
Tanya'cigim, sana soylemeye calistigim muatabin gazeteden cok gazeteye yollayanlar olmali. Onlar baska gazetelere de Basin Bulteni adi altinda ayni fotograf ve ayni yaziyi yollamis olabilirler.(bunu bir gazeteci kizi olarak soyluyorum) Dolayisi ile basin digerleriyle de agriyabilir. Baligi basindan yakala ki, kokmasin diyorum! Dedigin gibidirler, insan psikolojisi, ilk sucu reddeder :((( Cok Bilmis, sen hukukcu idin yanlis aklimda kalmadiysa, yol yordam gostersene Tanya'ya. Hatta ac davayi kazan, tazminat senin olsun :)
Berceste,
Basın bületni hazırlayanlarla da konuştuk, suçun tamamını kabullendiler, dava açmak falan o kadar zor ki bu memlekette, bilemedik anlayacağın:(
Hukukçuyum ama akademisyen olduğumdan avukatlık yapmam yasak :)
Ayrıca ne davası açacaksınız ki? Gerçi sırf ders olsun diye 1 liralık manevi tazminat davası açılabilir. Uğraştıracak da bir şey yok: Bir avukata vekalet vermeniz yeterli. Avukat kendisi halleder gerisini. Sizden sadece yol ve harç masraflarını alır. Avukatlık ücretini de davayı kaznaınca karşı taraftan alır :) Nasıl olsa davanın kaznaılacağı kesin.
Bu tür olaylarda iki dava açılabiliyor:
1. Eğer gazeteye basılmadan fark edersen ÖNLEME davası, basıldıktan sonra ise KORUMA davası. Davanın sonunda gazeteye özür yazısı konuluyor ki gazete bunu yapmış zaten. Basın bülteni açısından da toplatma kararı alınabilir bu dava sonucunda ve tekrar dağıtılması önlenir.
2. Maddi - manevi tazminat davası açılabilir: Maddi açıdan bir kazançları olmamış sanırım bu olayda. Onların maddi bir kazancı yoksa, siz de maddi tazminat davası açamazsınız. Manevi tazminat davası her halükarda açılabilir. Ama Türkiye'de, Amrikan sistemindne farklı olarak manevi tazminat davası sonucu mağdurun zenginleşmesine izin verilmez. Bu nedenle cuzi miktarlarda manevi tazminata hükmedilir. Bir de dikkat edilmesi gereken bir husus var: Diyelim siz 30 milyar manevi tazminat talep ettiniz, hakim de davanın sonunda 20 milyara hükmetti. Aradaki 10 milyarlık fark nedeniyle, karşı tarafın avukatına 1 milyar ödemek zorunda kalırsınız. Bu ayrıntıları da ancak İYİ bir avukat bilir.
Hani tıp mezunu ile hekim arasında bir fark vardır ya? Hukuk fakültesi mezunu ile hukukçu arasında da öyle ince bir fark var. Buna dikkat etmek lazım avukat seçerken...
Çokbilmiş,
Sevgili akademisyenim:))
Bilgiler için çok teşekkür ederim.
Ben dava açıp uğraşmak uğraşmamak konusunda çok kararsızım. Malum adalet sistemine baktıkça için şişiyor. Hele de bilmiyorsan, iyice şişiyor.
Avukatın İYİsi de çok zor baksana, bir kerede neler anlattın bana.
Kısaca yola çık diyorsun sen bana:)))
Tanya, kacmaz ve senin gibi basarili, akli basinda birisinin elinden bu is yururse, daha sonra ornek dava konusu olursun. Benzer olaylar yasandiginda diger insanlar da bunu yapmaya cesaret edebilir. Cok Bilmis kazanacaksin diyorsa hic dusunme bence. Ver avukata yetkiyi, para istemem, san da sohret de para da senin olsun bana bunu kazan de! Sonrasinda benzer durum yoksa bile ictihat kararlari cikiyor ve kanun maddesi kadar bu kararlarin da yetkisi oluyor.
Bence yap!
Cunku herkes kactikca, bu adamlar insanlar kaciyor, bir yazi ile bu isi cozuyoruz, ne baskasina para verecegiz deyip, calmaya devam ediyorlar. Bilirsin insanimiza illa ki bir ocu gosterilmesi lazim!
Yorum Gönder