Pazartesi, Temmuz 09, 2007

Ece Arar...dost insan.

Canım Ecem benim gecen haftaki sıkıntılarım için Akşam gazetesinde cumartesileri yazmakta olduğu köşesini bu işe ayırmış..kalemine sağlık..gönlüne sağlık...insanın dostları olması o kadar güzel ki...çok mutluyum ben..

Yazı şurada.

Üşenen arkadaşlarım için de şöyle:

Ev al, komşu alma.

"Komşu” diye nitelenen birtakım insanların yemeyip içmeyip ve üstelik evlerindeki işi gücü bırakıp diğer dairelere şöyle uzun uzadıya ziyaretler gerçekleştirdiği devirler bitmedi, devam ediyor… Daha sabahtan evi iki süpürüp, kahvaltı sofrasını falan saniyeler içinde toplayıp mahalledeki son dedikoduları eğer birine anlatmazsa öleceğini sanarak başka kapıları çalan insanlar hâlâ var. Kim kime ne demiş, kim gece kavga etmiş, boşanmakta olanlar ve de son model araba alanlar kimler, bunlar konuşulmazsa olmaz.

Hem sonra bu sabah kahvesiyle yapılan “zararsız” gibi görünen dedikodu faslı bitecek, devamında da kekler börekler yapıp bir gün daha hep beraber, el birliğiyle ve hayata hiçbir şey kat(a)madan bitecek, ama onların günleri dedikodulardan biraz daha beslenmiş olarak kurtulacak, öyle yani.

Önceleri bu komşu denen kimi kadınların bir kısmının istihbarat kaynakları mahallenin bakkalı, çakkalı, her eve girip çıkan, çıkabilen bohçacısı falandı tabii… Ya da köşe başlarında sıkıştırdıkları, bülbül gibi öttürdükleri küçük aile fertleri vardı… Şimdi devir değişti. Altmış yaşındaki teyzeler internet başında harıl harıl blog okumakta ve gidip kırk yıllık komşularına bir kahve içimi sürede “Senin kız sevgilisiyle orada burada zaman öldürüyor” demekteler, yani bunun beterini söylüyorlar da ben yazmayayım. Vallahi de durum bu, en yakın arkadaşımın başına geldi, oradan biliyorum.

Yeni moda dedikodu…

Bu komşu görünümlü canavar teyzecik –ki yaşını başını almış-, internette hadi diyelim işi var da, bloglarda işi ne-, dolaşıp da bizim kızın günlüğünü bulmuş. Okumuş da okumuş, artık ne zaman fırsat bulduysa. Okumak yeterli gelmemiş, arkadaşımın gittiği yerleri bir bir not almış herhalde, sonra da bir koşu bizimkinin annesine yetiştirmiş. Öyle böyle bir yetiştirmek değil tabii, ballandıra ballandıra “yaşasın kötülük” tadında bir hikâyeleme ile anlatmış bir bir. Hafta sonu şuradaymışlar, önceki gün bilmem nereye gitmişler, senin kız kötü yola düşmüş babında bir anlatım.

Şimdi gel de şoka girme. İnsan tabii, böyle dedikoducu insanların varlığını biliyor da, böylesi teknolojiyi kullanarak kendilerine yeni malzemeler bulacaklarını deyim yerindeyse tahayyül bile edemiyor.

Üstelik blog okuyarak dedikodu yapmanın zannımca bir bardak dayayarak yan evi dinlemekten farkı yok. İkisi de aynı kapıya çıkmakta nihayetinde. Buradan şu tartışma da başlatılabilir pekâlâ; madem bu kadar özel şeyler bunlar, neden sanal bir dünyada günlük tutuyor insanlar? Neden yazılanlar eskisi gibi kilitli defterlerde değil ve neden eskiden bu defterleri köşe bucak kaçırırken şimdi okunmak istiyor herkes?

Belki neden teknoloji ilerledikçe yalnızlaştığımız, daha da içimize kapandığımız içindir. Böyle kapandıkça ve uzaklaştıkça gerçek dünyadan, hayat sırf iş ve evden ibaret olunca, bir çift güzel söz, birkaç “seni anlıyorum” ve “yalnız değilsin”e muhtaç kalıyoruz. Ama tabii bunların hiçbiri yaşlı teyzeler yazılanlardan kendilerine malzeme çıkarsın diye yapılmıyor…

Madem bu teyzecikler böyle meraklı blog okumaya, biz de onları kendi bloglarını açmaya ve en az okudukları şeyler kadar içten, yalın ve “gerçek” şeyler yazmaya davet ediyoruz…

22 yorum:

Aslı Cin dedi ki...

Gerçekten de Ece'nin ellerine sağlık, harika yazmış.

Tanya's dedi ki...

Evet ya..gönlüne de sağlık..toplum yarasına parmak bastı..hehehe..

Annemle de bu sayede barış yaptık

Sybella dedi ki...

Evet Ece'nin eline,kalemine sağlık...

Tanya's dedi ki...

Sevgili ablam,

Evet Ecenin eline sağlık

Seninde desteğine:)

Sebnem'den dedi ki...

ASLAN ECE!TANYA İZİN VERİRSEN BENDE ECE'NİN YAZISINI YAYINLAMAK İSTERİM DOĞRUSU....
TEYZE HERHALDE ŞU AN SİNİRDEN TEMİZLİK YAPIYORDUR DİYE DÜŞÜNÜYORUM..
NEYSE SONUNDA HER ŞEY TATLIYA BAĞLANDI YA....

sinem (adacim) dedi ki...

Aaa süper olmuş. Teyzeme iyi kapak olmuş:))(adacim)

ece arar dedi ki...

ay yorumlar pek eğlenceli.. ha ha, şebnem koy yahu, aşk olsun...

Taylan Sezginer dedi ki...

tanyacım, şimdi durum şu: bu teyzeciğim maalesef pek sert kayaya çarptı.benim tüm komşulara akşam gazetesi dağıtma önerim kabul görmedi ama neyse...böyle yazar dostlarının olması faydalı tabii insanın...

Ersin dedi ki...

teyze üzüldüm size, fakat layık olmuş tahminimce

Ersin dedi ki...

sevgili
tertemiz sevgili bak gönlüne göre her şey.

Tanya's dedi ki...

Şebocum,

Bak canım Ecem izin vermiş..koy sayfana diye.

Adacım,

Tam kapak hahaha.

Tanya's dedi ki...

Canım Ecem ya,

Hakkaten gönlüne, kalemine, eline sağlık, ayrıca cok gülüyoruz hala.

Tanya's dedi ki...

Barton,

Tüm komşulara akşam dağıtma fikri annemin akıl sağlığı düşünülerek kabul görmemiştir.

Tanya's dedi ki...

Ooohhh yaw sevgili,

Teyze de okumadığına göre sevgili haha.

hakkatten herşey gönlüme göre:)

Verda dedi ki...

Ece'nin ellerine sağlık. Konuştuğumuz, düşündüğümüz herşeyin tercümanı olmuş...
Ay açsana blogunu; teyzemde okusun yaw...

Sebnem'den dedi ki...

HAHAAA...TEYZE BİR ANDA ŞÖHRET OLDU.....:))

Tanya's dedi ki...

Verdacım, acıcam acıcam blogu..söylediğimiz filmleri cekelim hele bir..daha afilli bir sayfa olur hahaha

Şebocum vallahi teyze ünlü oldu..ve de sinir..okuyamıyor ya:)

Verda dedi ki...

Ay bu teyzeden sıkıldım... Senin blogunda konu o, Şebonunki de de o!!!

Yaz yeni bişler yaz artık ...

Verda dedi ki...

teyzeeeeeeeeeeeeeee

teyzeeeeeeeeeeeeeee

Tanya's dedi ki...

Verdaaaa

Yazıcım yazıcım...şu işlerden başımı alabilirsem

Verda dedi ki...

:))))) Özledi ya. hadii bu hafta içi ayarlayalımbir akşam. Söz ben gelirim sizin tarafa :)))

Tanya's dedi ki...

Şebooooo

Ayarlayalım..çarşamba.