Kısa bir Ara!

Gidiyoruz..Sevgili ile bir süreliğine gidiyoruz..ben iş için gittiğim Atina seyahatine bir sevgili birde mykonos ekledim..tadından yenmez bir seyahat oldu...10 güne döneriz...Ciao..

Kendinize iyi davranın..sıcaklarda buz gibi şarap için... et yemeyin..

Sevgili Sybellama ve Doktoruma...

Sevgili Sybellamın da adını evlenirken çizmemin altına yazmıştım..iki kişininki silindi...Sybella ve Zeyacım... Sybellam evleniyor...Darısı Zeyacımın başına..(Verda zaten yolu yarıladı...hadi Şebo).....çok sevdiğimiz..keyif adamı doktorumuzla...sevgili bloğunda biz evlenirken doktora çektirdiklerini anlatmıştı..şimdi sıra bizde..ne isterlerse yapacağız..herşeye katlanacağız ve çok keyifli olmaları için elimizden geleni yapacağız...ve herşeyde yanlarında olacağız..elbette bizi istedikleri sürece...mutluluğu hakeden ve birbirini doğru zamanda bulmuş nadir bir çift onlar..birbirleriyle konuşurken gözleri titreyen..söylenecek bittiğinde arkalarında dümdüz bir deniz bırakan..fırtınalı zamanları çoktan aşmış geçmiş..ikisi de birer durgun liman olmuş..nadir iki insan..elbette daha yazacak çizecek çok şey var...ama sonu yok...durmadan yazmak gerek...ikisini de çok seviyorum...birisi ablam...diğeri de çok eski bir dost..dosttan da yakın artık..bütün mutluluklar sizin olsun...yanlıııızz birazını da bize bırakın hehe..hep bana hep bana olmaz..duygusal bir post yazayım dedim...yine şeyini çıkardım..herneyse..ikinizi de...aslında dördünüzü de çok seviyorum..hep gözlerinizin içi titresin..sevin birbirinizi...arada bir balık yiyin...biraz da kalamar....

Aşağıdaki Orhan Veli dizeleri bizim çift için baldız hanumdaaaan geliyorrrrr...hooop hooop...

Birdenbire

Her sey birdenbire oldu.

Birdenbire vurdu gün isigi yere;

Gökyüzü birdenbire oldu;

Mavi birdenbire.

........

........

Aşağıdaki resim de içimden geliyor...

Ahahayt..bir tane de dahaaaa...

Ve de son bir resim daha....biz evlendikten sonraki haftalardan birinde....dörtlü ve biz...

Haftasonu durum raporu.

Cumartesi günü kendimi biraz dikiş dikmeye adadım..Dodanlı'dan aldığım aşağıdaki kumaşlarım elimdeydi...

Aman bir eğlenceli şeymiş canım bu istediğini hemen üstüne giymek..önce bir elbise diktim..çok başarılı değil ama olsun..ilk denememi çöpe atmadığım için gururluyum...resim aşağıda..gülmek yok...

Birde aşağıdaki en kolay model bluzu diktim ve de bugün de giydim..bakın o fena olmadı..gayet şahaneyim..

Dikiş işleri bitince artık çıplak kalmadığıma göre dedik sevgili ile..motorla biraz sokaklara çıkalım..bizim perilern doğumgünü haftaya..biz sevgili ile burada olmayacağımızdan bu haftadan hediyelerini alalım ve kutlayalım dedik...kocaman devir daim motorlu bir havuz aldık..pazar günü vermek üzere.. ki pazar perliere de gittik..pek keyif ettik..

Cumartesi gecesi sevgili Didem'in doğumgününü kutlamak üzere Asmalı Mescite gittik..aman yarabbim o Beyogluna neler olmuş..o nasıl bir kalabalık..bendeniz Anadolu yakasında yaşadığımdan.. gördüğüm insan kalabalığı karşısında dehşete düştüm...

Pazar sabahı da uyanır uyanmaz Flugtag 2008i izlemek üzere Caddebostan House Cafe'ye gittik...aa orda da bir izdiham..allahtan çok sık gittiğimizden hemen bir masa yaptı çocuklar bize..Flugtag çok eğlenceli idi...ayrıca da bu kadar kapanılan! bir toplumda bu tür etkinlikler görmek çok güzel..biz çok eğlendik..seneye katılmaya karar verdik...yarışmayı "flying turkey" ekibi kazandı...çok başarılıydılar.

Aşağıdaki de Fotoğrafçı Tanya..

Eee şimdide Sevgili ve Tanya....arkadakini tanımıyoruz ama bizim sürekli ayağa fırlayıp alkışlamamıza gösterdikleri sabırdan dolayı teşekkür ederiz.

Aaaa birde bu arada Cumartesi sevgili benim Dioramamım dizimine başladı..resim aşağıda..bu hafta arası bakalım neler ekleyebileceğiz..

Ay ben yoruldum anlatırken..bu hafta dinleneyim de enerji toplayayım önümüzdeki hafta seyahati için... Hepimize iyi haftalar...

Ruhsal Eğitim.

Bugün ruhsal eğitimim var..öğleden sonra ofiste olmayacağım..bakalım ben bugün ne öğreneceğim...Çok heyecanlıyım..yine bir teşekkür canım hocalarıma...bana bu yolu açan Canım Hocam ve Sevgilim..çok Sevgili Mihri Hocam ve de Melek öğretmenime bin teşekkür ederim..

Tatil, tren ve arada alışveriş..

19 mayısın tatil olması ve sevgili Sybella ve Keremin bize ziyareti sayesinde arada derede ben yine naptım?..ayakkabı aldım.. Buyrun şöyle..

Bir tane daha almıştım ama resim cekmeyi unutmuşum hehe.. Bu psikoklojik rahatsızlığımı sevgiyle göz ardı eden ve beni hala hayatında çok isteyen sevgiliye sabrı ve sevgisi için çok teşekkür ederim.

Bu arada cumartesi sabahı erkenden Haydarpaşa Loko Bakım Ünitesine gittik. BR 52 buharlı lokosu İstanbulumuzu ziyarete gelmiş..pıf pıf ede ede çalışıyordu..özel makinisti vardı..İzmir'den getirmiş nazlı kızı..çok keyifli bir cumartesi sabahı idi...sevgili heyecandan titreşirken bende demir yollarında çalışanlarla derin sohbetlere daldım...birkaç loko resmi de aşağıda..

Eğlencelik!

Motor kaskları için süpersonik kulak ve kuyruklar aldım..resimleri aşağıda...gelmelerini bekliyorum..yazı eğlencelik karşılamak ve keyifle motor kullanmak için..motora merakınız varsa tavsiye ederim..hasta oldum ben...şuradan aldım..aldığım gün postaya kondular..siparişi yanlış verdim..hemen değiştirdiler..seviyorum netten alışverişi ben yahu!..hiç uslanmayacağım..istemiyorum da alışveriş uslusu olmak..

Motorumla uyumlu Tiger kulak ve kuyruğu

Sevgiliye özel sipariş...şeytan..kendi istedi..yoksa benim meleğim o..a yüzden de bonusu aşağıdaki melek kanatları..

İçimiz açılsın..

Biraz açık saçık resimler koydum ki..bir önceki postta resimleri görüp fenalaşan Sevgili Verdacım rahat etsin..ve aslında hepimiz..

Oldu mu şimdi bu?

Şimdi bu görüntü oldu mu? Bize yakıştı mı? Sayın Cumhurbaşkanımızın kadehini bir türlü ne zaman kaldıracağını bilememesi...ürkek gözlerle sürekli kraliçeyi izlemesi..anı yakalamak için oldu mu?..muassır medeniyet seviyesinin üzerine çıkmak bu mudur? Asabiyim bugün..

Bir iki konu var çözemediğim..

Galatasaray şampiyon oldu..Tüm Galatasaraylıları tebrik ediyorum...ancak bir aslanın stada götürülüp..şampiyonluk kutlamaları adı altında eziyete maruz bırakılmasını birinin bana açıklamasını bekliyorum..bu nasıl bir sporseverlik..nasıl bir insanlık?!..sorum zor değil..derdim Galatasaray ile de değil..derdim nasıl bir zihniyet bir aslanı bir kamyonun arkasına koyar ve bunu da şenlik havasına döndürür..ağlanacak halimize gülemizi bekler?

Son günlerde arkadaşlarımın bloglarında baş örtülü insanların topluma ettikleriyle ilgili yazılara bazı yorumlarım oldu..esefle karşılanmış..ben bir öğretmenin kafasının kapalı olmasını anlayamıyorum..aydın insan yetiştirmeye yemin etmiş bir insan sadece görüntüde değil, fikren de modern ve aydın olmalıdır..son günlerde popüler olan..ve pıtırak gibi artan kafası kapalı insanları sokaklarda görmeyi gönlüm kaldırmıyor..bırakın benim gönlümü..Sevgili Ata'mızın kemikleri ne oluyordur..

Bir insan ki kendini dine vermişse, kafasını kapamışsa, soyutlamalıdır kendini bu hayattan..benim çocuğuma eğitim verecek bir kurumda çalışmamalıdır..evinde kendi çocuğuna eğitim vermesine karışmıyorum ki ben..ama benim çocuğuma eğitim vermesine karışırım...benim görmek istediğim ülke modeli İran değil ki..ben atalarımızın uğruna öldükleri bu vatanın ruhu hür, vicdanı hür yaşamasını istiyorum...bazi eşler AİHM'e gidebiliyorsa kendi memleketlerini şikayete, bende kendi kendime vızıldanabilirim diye düşünüyorum bu örümcek kafa zihniyetine karşı...en azından vatanımı arkadan vurmuyorum...dimdik duruyorum öylece..ve karşı çıkıyorum...

Yeni heyecan!

Yeni taşındığımız için evde dikilecek bir dolu perde vardı...bir dolu nefis kumaşlar alındı ancaaaak Annem perdeleri terziye diktirme fikrimden hiç hoşlanmadı ve "ahh bir dikiş makinesi olsa ben hepsini dikerdim...dikiş makinesi de yanımıza kar kalırdı" dedi..Bunun üzerine hemen internetten aşağıda resmi bulunan bir dikiş makinesi siparişi verdim.

Aman bir güzel çıktı makine..fır fır dikiyor herşeyi..ee bende madem makinem var artık pek heves ettiğim dikiş dikme işine bir adım daha yaklaşayım dedim...zaten sevgili vintage'ı okuya okuya hasetimden çatlamak üzereyken makine imdadıma yetişti...Vintage 'ın elbiseleri kadar başarılı olamam ama denemelere başlayacağım..ilk hedefim eşarptan şöyle efilefil uçuşan bir bluz dikmek...belki haftasonu becerebilirim..saolsun annem cocukken paca kıvırmayı, duble paca yapmayı, fermuar değiştirmeyi, patron çıkarmayı öğretmişti..ne öğrenmişim göreceğim.

İyi ki varsın Canım Annem!

Ve de tabiki Canım Babam..annemin doğum günü kutlama şenlikleri kapsamında..dün gece et and more'a gittik..ben Cafe Cadde'yi hiç sevmem..ve dolayısıylada caddede bir yere gidileceği zaman en son gideceğim yerdir...ve fakaaaat..bu önyargılı davranışımı artık esefle kınıyorum...Dün gece annem ve babam et yemeyi sevdikleri için onları et and more'a götürdük..son derece keyifle döşenmiş..cafe caddeden giriyosunuz ve üst katına cıkıyorsunuz..kocaman masalar..keyifli koltuklar..adeta evde gibisiniz..servis çok iyi..sıcak volkanik taşların üzerinde pişirmek üzere et getiriyorlar ve sebze, sonsuz patates, salata, hellim peyniri ve de turşuuuu..patlayana kadar yiyebiliyorsunuz..ve sınırsız çeşit şarapları var...biz hepimiz bayıldık..bizim için biraz fazla etcil bir gece olmakla beraber annem ve babam inanılmaz keyif aldılar...bizde son zamanlarda gittiğimiz en keyifli yemek olduğunu düşündük..

İyi ki varsın canım annem..iyi ki bizi de doğurmuşsunuz..bir olup..

Aşağıda annemle babamın pek beğendiğim bir resmi...

Et yemeyenlerden özür dileyerek...ancak yiyenlere fikir versin diyerek..

Şenlikler kapsamında bu gece de Metin Zakoglu'na gideceğiz...Biz çok seviyoruz Metin'i ve de Sevgili eşi Tugba'yı..her oyuna defalarca gittik..kaçıranlar için Zakoğlu Tiyatrosu evde tiyatro konsepti ile son derece eğlenceli..keyifli..interaktif bir tiyatro sahnesi...Erenköy'deki yerlerinden taşındılar..bize çok daha yakınlar artık..iskele Cd. Erdoğan Apt. Daire 2'deler...ve inanılmaz keyifliler..biz bu gece yine ve yeniden "Ben Küçükken Gösterirdim"e gidiyoruz..gülmekten patlamaya..Yukarıdaki resimde Sevgilinin cektiği resimlerden biri..

Hastayım ve 1 Mayısınızı kutlarım!

Bende Sedef hastalığı var..15-16 yaşımdan beri...geçen hafta Istanbul'da sedef konusunda uzman bir doktora gitmiş olan sevgili ablam Sybella'nın bana da aldığı randevu sonucunda dün akşam bende aynı Profesör Doktora gittim..45 dakika süren sohbetimiz sonucunda vardığımız yerler;

1-Sedeflerimle barışık bir insanmışım,
2-Kortizonlu ilaç kullanılmayacakmış, derilerim incelmiş( Ey doktorlar,madem inceliyor neden veriliyor bu ilaç?),
3-Bitkisel ilaçlara dönmeliymişim,
4-Hastalığın seyrini kendim çözmüşüm..nasıl iyi hissediyorsam onları uygulamaya devam etmeliymişim, mesela duş sonrası susam yağı sürmek, solaryum ve güneş sömürgenliğine devam etmek,
5-Hamile kaldığımda mucize olacakmış ve beden bağışıklık sistemini baskıladığından sedeflerim tamamen geçecekmiş, ancak sonrasında yine çıkacakmış (acil Alişe öncelik vermek gerek demekki),
6-Sedeflerim ağrılı ve kaşıntılı olmadığından çok önemli değillermiş, diğer hastaları görmeliymişim,
7- Günde 3-4 sigara ve haftada 2-3 kez 2-3 kadeh şarap sedefe hiç birey yapmazmış..içmeye devam hehehe,
8-Yaşama sevinci yüksek insanlarda iyileşme daha fazla görünürmüş (ki bu durumda bu da ben oluyorum)
9- Sedef hastalığı hücrelerin çok çalışmasından olurmuş..sürekli deri üretiminin sebebi bu imiş, yani hücreler çalışkan,
10- Kontrole gitmeme gerek yokmuş, ben bilirmişim seyrini,
11-Bilmediğim hiç birşey öğrenmediğim bu sohbet muayenenin sonucunda doktora 230 YTL, ilaçlara da 131 YTL (sadece bitkisel ilaçlar olduğuna dikkatinizi cekmek isterim), toplamda 361 YTL ödeyerek günü kapadım, artık doktora gitmeyeceğim, Dr. House Turkiye'ye gelmedikçe.

Sevgili Sybellacığım,

haftasonu bana yardıma geleceğini hatırlatır, bu ödemiş bulunduğum parayı senden çıkaracağımı bilmeni isterim hehe..

PS- Bu arada ablamın ilaçları 6 lira..ve ciddi bir tedavi uygulanıyor..kendileri pek memnun.